yeni çıkmış - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

yeni çıkmış



"yeni çıkmış" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 8 sonuç

Türkçe İngilizce
General
yeni çıkmış out s.
yeni çıkmış novel s.
yeni çıkmış newfangled s.
yeni çıkmış new-fangled s.
yeni çıkmış newly-coined s.
yeni çıkmış newly minted s.
yeni çıkmış newly-introduced s.
Idioms
yeni çıkmış new-fangled s.

"yeni çıkmış" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 50 sonuç

Türkçe İngilizce
General
tüyleri yeni çıkmış kuş fledgeling i.
tüyleri yeni çıkmış kuş fledgling i.
yeni çıkmış şey novelty i.
yeni çıkmış açık incipient deficit i.
yenilikçi veya yeni çıkmış olan sözcük retronym i.
yeni çıkmış şey newfangle i.
yeni ortaya çıkmış new-sprung i.
yeni piyasaya çıkmış ürün youngster i.
yumurtadan yeni çıkmış civciv biddy i.
yumurtadan yeni çıkmış altricial s.
piyasaya yeni çıkmış/sürülmüş/sunulmuş newly-introduced s.
fırından yeni çıkmış gibi sıcak baking hot s.
kutudan yeni çıkmış box-fresh s.
yeni ortaya çıkmış initiate [obsolete] s.
yeni ortaya çıkmış embryonic s.
yeni çıkmış biçimde newfangledly zf.
yeni çıkmış bir şekilde newfangly zf.
Colloquial
piyasaya yeni çıkmış şey drop i.
yumurtadan yeni çıkmış civciv peeper i.
hapisten yeni çıkmış just got released from prison expr.
Idioms
matbaadan yeni çıkmış olmak be hot off the press f.
'-den yeni çıkmış olmak be fresh from f.
-den yeni çıkmış olmak be fresh out of f.
terzi elinden yeni çıkmış gibi neat as a bandbox s.
matbaadan yeni çıkmış hot off the press expr.
yeni basılmış/çıkmış kitap/yayın hot off the press expr.
Speaking
mağaradan yeni çıkmış falan değilim have I been living under a rock or something? expr.
Trade/Economic
yeni ortaya çıkmış para birimi new money i.
yeni çıkmış ürün novelty i.
Industry
fabrikadan yeni çıkmış factory-fresh s.
Technical
yumurtadan yeni çıkmış altricial s.
Medical
yeni ortaya çıkmış baş ağrısı new onset of headache i.
Anatomy
yeni çıkmış bir kesici dişin keskin kenarında bulunan üç yuvarlak çıkıntıdan biri mamelon i.
Veterinary
yumurtadan yeni çıkmış civcivlerde ölümcül bir enfeksiyon omphalitis i.
Gastronomy
(ringa) yumurtadan yeni çıkmış yavru balık sile [dialect] [uk] i.
Marine Biology
bazı deniz kabuklularının yumurtadan yeni çıkmış larvaları alima i.
yeni doğmuş veya yumurtadan yeni çıkmış yavru balık fry i.
yumurtadan yeni çıkmış ve genelde kötü durumda olan somon balığı kelt i.
yumurtadan yeni çıkmış somon pink [uk] i.
yumurtadan yeni çıkmış gölge balığı pink [uk] i.
yumurtadan yeni çıkmış balık seed i.
Zoology
yumurtadan yeni çıkmış yavru hatchling i.
yumurtadan yeni çıkmış recently hatched s.
yumurtadan yeni çıkmış newly hatched s.
Agriculture
(araziyi) biçildikten veya otlatıldıktan sonra yeni çıkmış otlarla kaplı halde bırakmak fog [dialect] f.
(biçildikten veya otlatıldıktan sonra) yeni çıkmış otlarla kaplanmak fog [dialect] f.
Sport
lige yeni çıkmış takım expansion team i.
Entomology
yumurtadan yeni çıkmış örümceklerin kullandığı özel bir ağ layette i.
Slang
hapisten yeni çıkmış fresh and sweet expr.
Paleontology
yumurtadan yeni çıkmış dinozor yavrusu dinosaur hatchling i.